Page 31 - mecidiye sehit fahrettin ilkokulu
P. 31
“İsmim Asya, efendim.” dedi. Birlikte okula gidip okula baktılar. Asya’nın yüzü
asılmıştı çünkü okul yıkık dökük, boyasız ve bakımsızdı. Kimi sınıfların penceresi
bile yoktu. Asya muhtara dönerek:
-Neden burası böyle? dedi. Muhtar Ali İhsan Bey:
-Buraya çok bile, bu okulda zaten toplasan yirmi öğrenci anca var.” dedi. ( Kendi
kızı da bu öğrencilerin içindeydi.) Beş güne kalmaz sen de diğer öğretmenler gibi
gidersin geriye, dedi. Asya gördükleri ve duydukları karşısında çok üzülmüştü. Artık
kalacağı yeri görmek istedi. Muhtarla birlikte gitti. Muhtar “İşte burası.” dedi. Asya
inanamamıştı. Bir de ne görsün, kalacağı yer tek bir oda, tuvaleti bir köşede, mutfağı
odanın bir yanında, bir soba ve yıkık eski bir yataktan oluşuyordu. Asya öğrencileri
için köyde kalmak istiyordu. Onları okutmak, kendi gibi bir yerlere gelsinler
istiyordu. Ertesi gün okula gitti ve öğrencileriyle tanıştı. Öğrencilerini çok sevmişti
hepsinin gözlerinin içi gülüyordu. Derse başlamışlardı fakat öğrencileri çok
üşüyordu. Çünkü kırık olan camlardan soğuk geliyordu. Asya çok üzülmüştü. Buna
çözüm bulmak istiyordu. Yatılı olarak birlikte okuyup büyüdüğü arkadaşı Selin’i
aradı. Ona köydeki durumdan bahsetti, fikir vermesini istedi. “Ne yapabilirim? “diye
sordu Selin. “Asya neden uğraşıyorsun boş ver. Onların aileleri de yatılı okula
yollasınlar.” dedi. Asya duyduğu bu cevap karşısında kırılmıştı. Selin‘in neden öyle
söylediğine hayret ediyordu. Asya:
-Yazık böyle düşünmene üzüldüm. Bizim gibi onlar da ailelerinden uzakta mı
yaşasınlar? Selin öyle söylediğine pişman olmuştu ve Asya’ya hak verdi. Bir süre
düşündükten sonra: “ Buldum buldum!” dedi. “Ben işlerimi erteleyip oraya geleceğim
hem çocuklara tiyatro öğretelim hem de tiyatro gösterisi yaptıralım. Köy halkından
ve belediyeden yardım isteyelim. “ dedi. Asya bu fikri beğenmişti; hem okul tadilat
yapılacak diye hem de aylardır görmediği arkadaşını göreceği için çok sevinmişti.
23