Page 32 - harbiye ilkokulu
P. 32
5 Eylül 2001 tarihinde İstanbul’da doğdum. Harbiye
İlkokulu 4B Sınıfı’nda öğrenciyim. Babam yurtdışında işçi,
annem de ev kadını. İki kardeşiz. Büyüyünce mimar olmak
istiyorum.
İSHAK ÜZEYİR DEVRİM AKIN
BİR PAZAR SABAHI ÖZLEMİM
Hatırlarsanız geçen sene ‘‘BİR PAZAR SABAHI’’ adında bir öykü yazmıştım. Bu
seneki yazım öykümün devamı gibi olacak çünkü öykümün sonunda bir pazar sabahında
tekrar kahvaltı masasında babamla, annemle ve kardeşimle bir arada olmayı dilemiştim
ve inanmıştım.
Geçen seneye göre insanları, dünyayı, doğayı yani evrende bize eşlik eden
neredeyse bütün canlı ve cansız varlıkları biraz daha tanıyor ve anlıyorum. Babamdan
ayrı kaldığım yaklaşık bir sene içerisinde ayakkabı numaram, giysilerimin bedenleri
büyüdü. Büyüdükçe de hayatta sorumluluk nedir, aile nedir, anne ne anlama geliyor,
kardeş kimdir? Ve en çok özlemini çektiğim ‘kavramları üzerinde fikirlerim oluşmaya
başladı.
Hayatta en değerli varlıklarımdan biri olan ve doğduğum ilk günden beri yanımda
olan, ömrünün en değerli zamanlarını benim için harcayan, hayatımın her zaman en
değerli kadını olacak olan annemi çok seviyorum. Onun yokluğunu düşünmek dahi
istemiyorum. Annemden sonra aslında babamı yazmak istedim, ama şimdi onu yazıp
benim tatlı mı tatlı kardeşimi yazmazsam olmaz. Biliyorum, babalar güçlüdür, alınmazlar
böyle şeylere. Ama kardeşim bu öykümü okuduğu zaman olur da alınır diye önce ondan
bahsetmek istedim. Benim altı yaşında adı Abdullah olan çok duygusal bir kardeşim
var. Bazen küçük haylazlıkları olsa da onu çok seviyor ve başarılı buluyorum. Biliyorum
ki o da beni çok seviyor. Kardeşim bu sene birinci sınıfa gidiyor. Kardeşim de benimle
birlikte baba özlemi çekiyor.
Aile demek; güven, mutluluk, huzur, yaşam, kısacası ‘’aile’’ benim için her
şey demektir. Özlemimi, yani babamı unuttum mu sandınız? Hayır, unutmadım, sık sık
annemle ve kardeşimle özlemim hakkında sohbet ediyoruz. Babam, ben küçükken bana
hep takılırmış. Daha yeni konuşmaya başladığım günlerde, dondurma diyemediğim
için ‘’bıla bıla’’ diyormuşum. Bu anıyı nereden hatırlıyorsun, diye sorarsanız, hayatta
tanıdığım ilk arkadaşım, benimle büyükler gibi oturup sohbet eden özlemim, yani babam
anlattı. Tabi ki bu kadar kısa değil babamla arkadaşlığım. Beraber parka giderdik,
uçurtma uçururduk, kardeşimle beni ata bindirir, sinemaya, alış verişe, hayvanat
bahçesine, akvaryuma götürürdü.
32 33