Page 123 - nilufer hatun ilkokulu
P. 123

öğrenir, bir taraftan da baraj yapımına hızla devam ederlermiş. Her
            renkten yaprakların döküldüğü günlerden bir gün, kunduz ailesi barajı
            tamamlamak için ormanın derinliklerine gitmiş. Öyle ya, kış gelmeden
            bitirmeleri gerekiyormuş barajı. Herkes işin bir ucundan tutuyormuş.
            Kimi kavak ağaçlarını dev kazıklara dönüştürüyor, kimi dayanıklı ceviz
            ağaçlarından tahta çiviler yapıyor, kimi uzun sarmaşıklardan uzun
            halatlar örüyor, kimi de balçıktan tuğlalar üretiyormuş.

               Fakat ne var ki genç kunduzların yabana attığı bir şey varmış.
            Ormanın bereketine kanıp şekil verdikleri ağaçlarda ufacık bir yanlışı
            bile kabul etmiyor yerine yenisini kemiriyorlarmış. Bununla kalsa
            iyi, yiyeceklerinde de yarını düşünmeden sofradakilerin çoğunu
            ziyan ediyorlarmış. Bu hatalarını büyükleri dile getirse de pek kulak
            asmıyorlarmış. Eh kimse varlıkta darlık çekmek istemez. Ama
            bilirsiniz ki elindekini kaybedince ah vah da kâr etmez.


               Günler geçmiş bizim kunduz ailesi barajı bitirmiş ve kış gelmiş
            çatmış. Bir gün arkadaşları olan porsuk, korkuyla kurtların ormana
            geldiğini söyleyip aceleyle gitmiş. Dede kunduz sakin olmalarını,
            kapı ve pencerelere barikat kurmaları gerektiğini söylemiş. Fakat
            barikatları kurmak için hiç kazık ve çivi yokmuş.

               Dede kunduz genç kunduzları alıp yeraltındaki gizli bir odaya
            götürmüş. O oda da genç kunduzların beğenmediği dallar ve kazıklar
            varmış. Dede kunduz genç kunduzlara israfın ne kadar kötü bir şey
            olduğunu anlatmış. Sonra hep birlikte barikatları kurup kurtlardan
            kurtulup mutluluk içinde yaşayıp gitmişler.






















                                            123
   118   119   120   121   122   123   124   125   126   127   128