Page 74 - mustafa sarigul ilkokulu

Mert ve Can Hazine Peşinde

Mert adında bir çocuk varmış. Mert, maceraları çok seven birisiymiş. Mert’in bir

de Can adında arkadaşı varmış. O da Mert gibi maceraları çok seviyormuş. Bir

gün toprakla oyun oynamak için Mert ve Can toprağı kazmaya başlamışlar.

Toprağın içinde bir harita varmış. Bu bir hazine haritasıymış. İkisi de haritada

söylenen yere gitmeye karar vermişler. Eve gidip kuruyemiş, su, kazma gibi

eşyaları alıp çantalarına koymuşlar. Artık yola koyulmuşlar.

Yolda onları zorlu engeller bekliyormuş. Bu engellerden biri de sallanan

kayalarmış. Bu engeller onları çok zorlamış. Ama geçmeyi başarmışlar. Artık

son bir engel kalmış. Ama orada hiç beklemedikleri bir şey çıkmış. Kayanın

üzerinde kazılmış bir halde “Bilmece bildirmece, el üstünde kaydırmaca,

69 bilmecesinin cevabını sopayla kayaya kazın.” yazıyormuş. Mert ve Can aynı

anda “Sabuuun!” demişler. Aynı anda dedikleri için gülüşmüşler. Mert bir sopa

bulup kaya parçasına cevabı kazımış. Sonra birden kaya parçası kenara doğru

gitmiş. Orada bir kapı çıkmış. Kapı kilitli mi diye bakmışlar. Neyse ki kapı kilitli

değilmiş. İçeri girdiklerinde bir robot insan varmış. Bir de kocaman bir sandık

varmış. Ama kilitliymiş. Robot insan “Ben giderim o gider yanımda tin tin eder.”

demiş. Bilmecesinin cevabını sormuş. İki arkadaş da düşünmeye başlamış. En

sonunda Can “Bastooon!” demiş. Doğru olduğu için insan robot anahtarın yerini

göstermiş.

Anahtar kapının yanındaymış. Mert anahtarı alıp sandığı açmış. Bir an

gözlerine inanamamışlar. Çünkü binlerce altın varmış. Sandığı kapatıp insan

robota teşekkür etmişler. İki arkadaş sandığı ve anahtarı alıp eve koyulmuşlar.

Artık sandığı aldıkları için engeller de kalkmış. O yüzden iki arkadaş sakince

eve gitmişler. Mert ve Can’ın aileleri altınları paylaşmışlar. Aileler ilk olarak

borçlarını ödemişler. Kalan altınları da fakirlere dağıtmışlar. Fakirler çok mutlu

olmuş. Mert ve Can ise altınları buldukları için çok mutlu olmuşlar.

Çınar KABAL

3/C Sınıfı