Page 59 - gulsen mustafa muzuri ilkokulu
P. 59

olursa  olsun  bir  canlıyı  özgürlüğünden  onu  iplere  vurarak  mahrum
               bırakmayı  kendime  yediremiyordum.  Ahırın  büyük  kapısına  doğru
               yaklaĢtım  ama  içeri  girince  çok  ĢaĢırdım.  Ġneklerin  hepsi  birbirine
               benziyordu.  Mahmut  Amca  nasıl  ayırt  ediyordu  bunları  böyle.  Ahırda

               bölmeler  arasında  ilerlemeye  baĢladım  ki  bir  ineğin  tüyleri  karanlıkta
               parlıyordu.  Ah  Orkide  bu  kadar  farklı  olmak  zorunda  mıydın?  YavaĢça
               bölmenin kapısını açtım. Sakin gözüküyordu. Orkide‟yi önüme katıp onu
               ahırdan çıkardım. Sanki ezberlemiĢçesine bağlandığı yere doğru ilerledi.
               Sanki  onu  bağlamamı  bekler  gibi  yüzüme  baktı.  Orkide‟ye  yaklaĢıp
               baĢını sevdim ve ekledim „merak etme, bağlamayacağım seni. Ġstediğin

               gibi gez dolaĢ‟. Ama pek anlamıĢ gözükmüyordu hala bekliyordu. Bende
               beklemeye  baĢladım.  Bir  anda  Orkide  deli  gibi  zıplamaya  baĢladı.
               Kontrolden çıkmıĢtı. Hatta bir an neredeyse üstümden geçecekti. Çitlerin
               üstünden atlayıp koĢmaya baĢladı. Sesimi duymuĢ olacaklar ki Mahmut
               Amca  ve  dayım  yanıma  geldiler.  Bana  kızacaklarını  sandım  ama  öyle

               olmadı.  Mahmut  Amca  Orkide‟yi  neden  bağladığını  anlattı.  Meğerse
               kendine  zarar  vermemesi  için  yapıyormuĢ.  Bilmediğim  bir  iĢe
               kalkıĢmanın  suçluluğu  içinde  Orkide‟yi  aramaya  baĢladık.  Ama  yoktu.
               Karanlıkta iĢimizi hiç kolaylaĢtırmıyordu. Tam eve dönecekken Mahmut
               Amca karanlığa doğru son bir umutla „Orkide, gel hadi güzel kızım‟ diye
               seslendi. Bunun üstüne karanlığın içinde parlayan bir Ģeyin bize geldiğini
               gördük.  Mahmut  Amca‟nın  sesini  duyunca  Orkide  yanımıza  gelmiĢti.  O

               da en az benim kadar korkmuĢ olacak ki baĢını Mahmut Amca‟nın eline
               doğru  uzatıyordu.  Mahmut  Amca  Orkide‟nin  özgürlüğünü  kısmıyordu,
               aksine  onu  koruyordu  ve  Orkide  bunun  farkındaydı.  Ġnsanların  onca
               sözcüğe  rağmen  birbirini  anlamayıp,  Orkide  ve  Mahmut  Amca‟nın
               konuĢmadan oluĢturdukları bağ beni çok etkilemiĢti. Orkide‟yi bölmesine

               koyup  eve  döndüğümüzde  bir  daha  kendi  kafama  göre  kimsenin
               hakkında  karar  verip,  büyüklerime  sormadan  bir  iĢe  kalkıĢmayacağıma
               dair kendime söz verdim. Günün yorgunluğuyla sabun kokulu çarĢaflarda
               derin bir uykuya daldım.



                                                                                  Efe Haydar YÜCEL


                                                                                                      3/D









                                                                                                        57
   54   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64