Page 37 - rezneli niyazi bey ilkokulu
P. 37
HEYECANLI BEKLEYİŞ
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde çok
akıllı iki kardeş varmış. Bu kardeşlerden büyük olanın ismi Zeynep,
Küçük olanın ismi de Yiğit’miş. Bu iki kardeş her gün oyun oynar
eğlenirlermiş. Oyun oynarken de birçok bilgi edinirlermiş.
Bir gün anneleri yaz geldiğinde bahçeye ekmek için tohum almış.
Bu iki kardeşin aklına hemen o küçücük tohumlardan birini alıp evde
büyütme fikri gelmiş. Anneleri bir tane tohum vermiş onlara ama o
tohumun neyin tohumu olduğunu söylememiş.
Zeynep ve Yiğit oyun hamuru kutusuna biraz toprak koyup tohumu
onun içine ekmişler. Sonra büyümesi için her gün su vermişler. Her
sabah kalktıkları gibi tohumun yanına gidip büyüyüp büyümediğine
bakmışlar. Birkaç gün sonra topraktan küçük bir şey çıkmaya başlamış.
Sevinçten zıplayarak annelerine haber vermişler. Merakları daha da
artmış bu iki kardeşin. Sürekli bu tohumdan ne olacak diye annelerine
sormaya başlamışlar. Ancak anneleri sürpriz deyip söylemiyormuş.
Aradan 1 ay geçtikten sonra o küçük
tohum kocaman bir fidan olmuş. Üzerinde
küçük yuvarlak meyveleri olmaya başlamış.
Aradan biraz daha zaman geçince bu
meyvelerin domates olduğuna karar
vermişler. Heyecanlı bekleyişleri artık
domateslerin olgunlaşıp onlara yemek olmasıymış. Birkaç gün sonra
domatesleri kızarmış ve yenecek duruma gelmiş. İki kardeş birlikte
tutarak koparmışlar. Sonra ikiye bölüp afiyetle yemişler.
Bundan sonra evde farklı tohumlar ekip büyütmeye ve yemeye
karar vermişler. Çünkü kendi yetiştirdikleri domatesin tadını, yetiştirirken
ki heyecanı ve mutluluğu her zaman yaşamak istemişler.
Gökten üç domates düşmüş. Biri Zeynep’in öğretmenine, biri
arkadaşlarına biri de bu hikâyeyi okuyanlara…
Zeynep ÜNSAL
3/A Sınıfı
36