Page 70 - mecidiye sehit fahrettin ilkokulu
P. 70
ALTINLI KÖY
Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde Altınlı Köy adında bir köy varmış.
Bu köyün içinde sadece köylülerin bildiği gizli bir mağara ve mağarada da bir sürü
altın varmış. Mağarada bulunan altınlar yıllardır köylüler için bir sırmış, huzurları
bozulmasın diye başka hiçbir köye bu bilgiyi vermezlermiş. Altınlarla mutlu bir
şekilde yaşıyorlarmış. Altınları başka köylüler bilmesin diye hep gençler kendi
köylerinden evlenirlermiş. Ta ki köyün gençlerinden biri, karşı köyden güzeller güzeli
genç bir kıza aşık olana kadar.
Yakışıklı genç, bu durumu ailesine anlatınca ailesi köylüleri toplamış. Bu
durum konuşulmuş. Köylüler karşı çıkmışlar. Yoksa karşı köylüler altınlarını çalar
diye korkuyorlarmış. Yakışıklı genç köylüleri ve ailesini ikna etmesi gerekiyormuş.
Genç ne yapmış, ne etmiş de köylüleri 5 yıl boyunca ikna edememiş. Yemeden
içmeden kesilmiş. Yıllar geçtikçe erimeye başlamış. Çünkü çok âşıkmış.
Ailesi ve köylüler daha fazla dayanamamışlar. Evlenmelerine izin vermişler.
Gençler kısa süre içinde güzel bir düğünle evlenmişler. Çok mutlularmış. Yakışıklı
genç, kısa süre sonra karısına bu mağaradan söz etmiş. Kimseye anlatmaması
gerektiğini de söylemiş. Yakışıklı genç, karısına “Bu köyde yaşayanlar sadece biliyor
o yüzden sen de bilmen gerek.” demiş.
Genç kız, bir gün annesinin evine gittiğinde ailesine altın mağaralarından
bahsetmiş. Sonra ailesi bütün köylülere haber vermiş. Altın Köy’ün sakinlerinin
korktukları başlarına gelmiş. Karşı köylüler mağaraya gizlice girmiş, bütün altınları
çalıp kaçmışlar.
Bu haber bütün köyde kısa süre içinde duyulmuş Köylüler Yakışıklı genci
suçlamışlar. Genç, ailesini ve köylüleri dinlemediği için çok üzülüyormuş. Bunu bir
62
