Page 15 - mecidiye sehit fahrettin ilkokulu
P. 15
MİNİK KUŞ
İstanbul adında bir şehirde minik bir kuş yaşarmış. Minik Kuş’un
anneannesi, teyzesi ve annesi varmış. Hepsi mutlu yaşarmış. Minik Kuş ve ailesinin
küçük bir yuvaları varmış. Minik Kuş’un annesi, onu yuvanın önüne çıkarıp
oynatırmış ama kuş gezmek istermiş. Minik Kuş gezmek istediğinde annesi:
“Yavrum dışarısı çok tehlikelidir, tek başına gezmemelisin.” demiş. Minik Kuş
annesini dinlemeyip dışarı fırlamış, sonra da demiş ki:
”Ben evime nasıl olsa gelirim.” Daha sonra uçmuş evlerinden ayrılmış.
Minik Kuş bir süre uçtuktan sonra yorulmuş, bir ağacın dalına konmuş ve
demiş ki:
“Çok acıktım acaba yerlerde yemek bulabilir miyim?” Yere inmiş. Bir de ne
görsün bir araba geliyormuş. Minik Kuş panikle uçup dala konmuş. Minik Kuş:
” Az daha ezilecektim.” demiş. Yanına bir karga konmuş. Hemen Minik Kuş soru
sormuş: “Karga acaba benim evimi bulmama yardım edebilir misin?” demiş. Karga,
kuşun çaresiz olduğunu anlamış ve ona:
“Haydi, evini bulalım kuşçuk.” demiş. Sonra onu bir bahçeye getirmiş. Karga:
” Haydi, bana bir mısır kopar gel.” demiş. Minik Kuş:
” Ben bahçeden mısır çalamam, bana böyle öğretilmedi.” demiş. Karga kızmış:
“Çabuk oyalanma mısır kopar gel!” demiş. Minik Kuş korkmuş ve mısırı koparıp
gelmiş. Karga, afiyetle yemiş ama kuşun karnı açıkmış. Karga, herkese böyle şeyler
yaptırıyormuş. Minik kuş:
7
