Page 4 - ozel pangalti ermeni ilkokulu

S a y f a | 3

ARİ VE HAYALLERİ

Ari, sekiz yaşında bir çocuktu. Annesi, babası ve kız kardeşi ile
yaşıyordu. Ari, ailesini çok seven bir çocuktu. En çok da kız kardeşi ile
oyun oynamayı seviyordu. Ama derslerine çalışmayı o kadar çok

önemsemiyordu.

Ari gökyüzündeki yıldızları, gezegenleri merak ediyordu. Geceleri
yatağında hayaller kuruyor, rüyalarında astronot olduğunu görüyordu.

Gündüzleri de sürekli oyun oynamak istiyor, ödevlerini yapmayı hiç
istemiyordu. Bunu gören annesi ve babası çok üzülüyordu. Annesi onu
uyarıyor, derslerine çalışması gerektiğini söylüyordu. Ama Ari, yine de
ödevlerini yapmak yerine oyun oynayıp hayal kurmak istiyordu.

Bir gün annesi Ari’yi ödevlerini yapması için tekrar uyarmıştı. Ama
Ari her zamanki gibi yine ödevlerini yapmadan gece yatağına gitmişti.
Kendisini uzayda hayal ediyordu. Kırmızı bir gezegene gittiğini hayal

ediyordu. Ama hiç derslerine çalışmadığı için gezegenlerin adlarını bile
bilmiyordu. Sonra birden bindiği uzay aracı arızalandı. Uzay aracını tamir
etmesi gerekiyordu ama bunu nasıl yapması gerektiğini bilmiyordu. Hiçbir

yazıyı okuyamıyordu. Aracı tamir edemezse evine geri dönemezdi.
Yabancı bir gezegende tek başına kalmıştı. İşte o zaman, “Derslerime
çalışmış olsaydım aracımı tamir edebilirdim.” diye düşündü.

Hiç beklemediği bir anda bir ses duydu:

-Ariii Arii!

- “Uyan artık sabah oldu”. Diye seslendi annesi.

Ari birden uyandı. Hepsi rüyaydı! Derslerine iyi çalışmadığı için
okuma yazması bile çok zayıftı. Uyandığı zaman annesinin ne kadar haklı
olduğunu anladı. O günden sonra derslerine çalışmaya başladı. Ari,
zamanla çok iyi bir öğrenci oldu.

Aradan yıllar geçti. Ari büyüdü ve hayallerini gerçekleştirmek için çok
çalıştı. En sonunda hep merak ettiği ama adını bilmediği gezegene
astronot olarak gitti.

Ari, Mars’a ayak basan ilk insan oldu.

Arek KARAGÖZYAN / 2. Sınıf