Page 15 - nilufer hatun ilkokulu
P. 15

geçince annem neler olduğunu anlamak için dışarı çıktı. Diğer komşular
            pencerelere ve kapı önüne toplanmıştı. Annem eve dönünce seslerin
            depremden değil hemen yanımızda uzun bir süre önce başlayan fakat
            kurallara uymadığı için durdurulan inşaatta oluşan toprak kaymasından
            dolayı olduğunu anlattı. Saat uyanmak için çok erken olduğu için yatıp
            uyudum.

               Sabah mis gibi pancake kokusuyla uyandım. Hala biraz
            korkuyordum ama daha sakindim. Yüzümü yıkayıp kahvaltı sofrasına
            oturmuş ve annemle keyifle kahvaltı etmiştim. Kahvaltımı bitirdikten
            sonra bilgisayarımı açmış ve canlı derslerim için hazırlık yapmaya
            başlamıştım. Birkaç gündür hafif öksürüyordum, o yüzden annem de
            yanımda doktordan randevu almak için hastane ile konuşuyordu. Bir-
            iki dakika sonra ejderha tıslaması gibi korkunç yüksek bir sesle doldu
            evimiz, annem ne olduğunu anlamak için hızlıca dışarı çıktı. Birden
            annemin çığlık çığlığa ‘çabuk kaçın binayı boşaltın’ diye bağırdığını
            ve kapıyı kıracakmış gibi vurduğunu duydum. Hemen kapıyı açtım.
            Açmamla birlikte annemle göz göze geldik, annem komşular duysun
            diye bağırmaya devam ediyordu. Hemen bana kapının yanındaki
            montumu verdi ve ayakkabımı giyinmeme, maske almama bile izin
            vermeden ‘çabuk koşarak bakkal Yasin abinin dükkanına git, hiç
            durma’ diyerek neredeyse beni kapıdan dışarı fırlattı. Koşa koşa
            bakkal Yasin abinin dükkânına gittim. Tam kapının önünde durup
            arkama baktım, gördüğüm şey beni iyice korkutmuştu çünkü bütün
            komşular bana doğru koşuşturuyor, kaçmaya çalışıyorlardı. Üst
            katımızda oturan arkadaşım Buğlem montsuz, çorapsız çıkmış
            babasının kucağında durmadan ağlıyor ve soğuktan titriyordu. Tüm
            sokağı çok acayip kötü bir koku sarmıştı ve ses devam ediyordu,
            boğazımız acıyordu ve öksürüyorduk, Ben de korkudan ve soğuktan
            titriyordum ama ağlayamıyordum. Kafamın içinde ‘neler oluyor,
            acaba annem iyi mi? herkes çıkmalıysa anneannem felçli ve çok
            kilolu, annem onu dışarı çıkartabilecek mi? ya onlara bir şey olursa
            ben ne yaparım? Allah’ım lütfen onlara kötü bir şey olmasın’
            gibi şeyler geçiyordu. Daha sonra dükkana girdim ve annemi,
            anneannemi bekledim. Bir süre sonra annem ve anneannem geldiler.
            Anneannemi alt komşularımız iki kişi kucaklayarak dışarı çıkarmışlar.








                                            15
   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20