Page 29 - gulsen mustafa muzuri ilkokulu
P. 29
DİKENLİ
Bir zamanlar çekingen bir kirpi varmıĢ. Bu kirpinin adı da
Dikenli‟ymiĢ. Bir cumartesi sabahı Dikenli erkenden uyanmıĢ. Gidip
annesini ve babasını uyandırmıĢ. Annesi ne oldu? Diye sormuĢ. Dikenli
demiĢ ki:
- Anne ben çok acıktım. Annesi tamam demiĢ ve kahvaltıyı hazırlamıĢ.
Annesi demiĢ ki:
- Neden yeni komĢumuz Turuncu Tilki ile dıĢarı çıkmıyorsun? Dikenli de
çok çekingen olduğu için dıĢarıya çıkmak istemiyormuĢ. Ama yine de
isteksizce tamam demiĢ.
Kahvaltı ettikten sonra, komĢusunun kapısını çalıp; çekine çekine kısık
bir sesle, merhaba benimle oyun oynar mısın? Diye sormuĢ. Turuncu
Tilki de tamam demiĢ. Dikenli, Turuncu Tilki ile çok iyi anlaĢmıĢ. Artık sık
sık oyun oynayıp gülüĢüyorlarmıĢ. Dikenli bir gün haydi ormanı gezelim
demiĢ. Hemen yola koyulmuĢlar. Ormanı geze geze çok yorulmuĢlar.
Eve dönmek istemiĢler ama yolu bulamamıĢlar. Evin yolunu düĢüne
düĢüne, araya araya yorulup uykuya dalmıĢlar.
Dikenli birden uyanıp; anne! Diye bağırmıĢ. Annesi gelip onu
sakinleĢtirip, ona rüya gördüğünü söylemiĢ. Birlikte kahvaltıyı hazırlayıp
sofraya oturmuĢlar. Dikenli, ben dıĢarı çıkmayacağım demiĢ. Annesi ile
rüya hakkında konuĢurken, kapı çalmıĢ. Kapıyı çalan Turuncu Tilki‟ymiĢ.
Turuncu Tilki, haydi dıĢarı çıkıp oyun oynayalım demiĢ. Dikenli de biraz
düĢünüp, gülerek olur demiĢ.
Aren ULUÇ
2/C
27